Nilüfer Belediyesi, çalışanlarına, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eğitimi veriyor. Eğitimde, cinsiyet ayrımcılığı türleri, kadın ve erkeklerin eşitsizliğe uğradığı durumlar paylaşılıyor.
Çalışanların kişisel gelişimine büyük önem veren Nilüfer Belediyesi, bu kapsamda kurum içi birçok alanda eğitimler düzenliyor. Nilüfer Belediyesi, uzun yıllardan beri düzenlediği bu eğitimlerle, diğer kurumlara da örnek oluyor. Bu eğitimlerden biri de kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik düzenlenen Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eğitimi. Nilüfer Belediyesi, kurumda işe yeni başlayanlara öncelikle bu eğitimi veriyor.
Nilüfer Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü Eşitlik Birimi Sorumlusu Merve Yalçınkaya Özdemir, düzenlenen son eğitimde cinsiyet ayrımcılığının türleri, kadın ve erkeklerin eşitsizliğe uğradığı durumlar ile bu konuda doğru bilinen yanlışları, katılımcılarla paylaştı.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin, kadın ve erkek olarak toplum tarafından atfedilen rollerle oluştuğunu belirten Merve Yalçınkaya Özdemir, bu rollerin doğuştan itibaren başladığını ifade etti. Yalçınkaya, “Bu ayrımcılık, çocuğun dünyaya gelmesiyle birlikte renkler, oyuncaklar ve oyunlarla ailede başlıyor. Daha sonra mahalle, okul, toplum, devlet, siyaset ve politikalarla destekleniyor” şeklinde konuştu. Merve Yalçınkaya Özdemir, dilde cinsiyetçilik ve kadına yönelik şiddet türlerini de, örneklerle anlattı.
Ayrımcılığın ve eşitsizliğin ilk olarak dilden başlayarak değişebileceğini söyleyen Merve Yalçınkaya Özdemir, “Bu eşitsizliğe ve ayrımcılığa nasıl biz neden olduysak, ortadan kaldıracak olan da biziz. Bunun için ilk önce dilimizden başlamalıyız. Cinsiyet, biyolojik olarak sahip olduğumuz bir özellik. Sadece kadın ve erkek olarak, bay, bayan olarak cinsiyeti ayıramazsınız. Bunun yanında bir yakınımızın çocuğu olduğunda araba, bebek gibi oyuncaklar ya da pembe, mavi renkli kıyafetler almak yerine eğitici oyuncaklar ve farklı renklerde hediyeler alın” dedi.
