Bakanlığa bağlı Türkiye Çevre Ajansı Başkanlığı’nca ulusal ölçekte Zorunlu Depozito Yönetim Sistemi’nin kurulması ve işletilmesine yönelik çalışmalar hız kazandı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, toplanmasında zorluk yaşanan ve atık durumuna geçtiğinde çevre ve insan sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olan içecek ambalajlarının toplanması için Depozito Bilgi Yönetim Sistemi’ni kuruyor. Cam, pet ve alüminyum ambalajlı içecekleri piyasaya süren tüm firmaların 30 Eylül’e kadar sisteme kayıt yaptırması gerekiyor. Depozito uygulamasının Türkiye ekonomisine 4 milyar liralık katkı sağlayacağı öngörülüyor.
Bakanlığa bağlı Türkiye Çevre Ajansı Başkanlığı’nca ulusal ölçekte Zorunlu Depozito Yönetim Sistemi’nin kurulması ve işletilmesine yönelik çalışmalar hız kazandı. Depozito Yönetim Sistemi, bakanlıkça belirlenen ve belirli bir depozito bedeli alınarak piyasaya sürülen ürünlerin kullanılması sonrasında iade alınması ve depozito bedelinin geri ödenmesine dayalı olacak. Uygulamayla, depozitolu boş ambalajların temiz bir şekilde toplanıp, üst kalitede hammadde üretmek amacıyla geri dönüşüme gönderilmesi, tüketicilerin ‘at - kurtul’ davranışlarının önüne geçilmesi, toplumun atık ayırma - toplama sistemlerine doğrudan katılımlarının sağlanması planlanıyor.
ÖN KAYITTA SON 5 GÜN
Milliyet'te yer alan habere göre, sürdürülebilir bir sistem oluşturulması amacıyla da ‘Depozito Bilgi Yönetim Sistemi’ kurulacak. Bu kapsamda 0.1 litre ile 3 litre dahil hacme sahip tek kullanımlık ambalajlı; alkolsüz içecek, içme kaynak suları, doğal mineralli sular, alkollü ve alkolsüz bira, malt içecek, enerji içecekleri, sporcu içecekleri, şarap, distile ve damıtma yoluyla elde edilen alkollü içecek, meyve suları, süt ve içilebilir süt ürünlerini piyasaya süren firmaların 30 Eylül’e kadar ön kayıt işlemlerini yapmaları gerekiyor.
20 MİLYAR İÇECEK ATIĞI
Depozito uygulamasının, çevre ve insan sağlığına yönelik olumlu katkılarının yanı sıra ülke ekonomisine de önemli getirileri olması bekleniyor. Sisteme 2023 itibariyle geçilmesi hedeflenirken; Türkiye’nin küresel sürdürülebilir kalkınma eylemine katılımının desteklenmesi, istihdam olanaklarının oluşturulması, yerel yönetimlerin atık bertaraf maliyetinin azaltılması da sistemin getirileri arasında yer alıyor. Uygulamayla, Türkiye’de yıllık ortaya çıkan 20 milyar içecek atığının önemli bir kısmının geri dönüştürülmesi ve Türkiye ekonomisine 4 milyar liralık katkı sağlaması hedefleniyor.
