Geçen hafta sonu CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin’in nikah törenine katılmak için aracımla Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ne doğru yola çıktım.
Aman Allah’ım o nasıl trafik, o nasıl yoğunluk…
Trafik Çekirge’den başlıyor, Merinos’a kadar sürüyordu.
AKKM’nin kuzey kapısı araç yoğunluğundan kapatılmış, batı kapısında ise metrelerce kuyruk vardı.
Neden?
Çünkü nikahlara gelen misafirlerin üstüne Kitap Fuarı’na akın eden ziyaretçiler tüy dikmiş ve olağanüstü bir yoğunluk oluşmuştu.
AKKM’ye girmek bir dert, girdiğinizde park yeri bulmak bin dert!
Adeta ana, bana günüydü bölge…
Kitap Fuarı, bu yıl AKKM’de yapıldı ama geçen yıllarda BUTTİM’de de benzer manzaralar vardı.
Orada da Botanik Park’a gelen vatandaşlar ile Kitap Fuarı’na gelen ziyaretçiler Yakın Çevre Yolu’nu kilitliyordu.
Yani Kitap Fuarı’nı BUTTİM’de de yapsanız, AKMM’de de yapsanız değişen bir şey olmuyor.
O halde Bursa’nın yeni bir fuar merkezine ihtiyacı yok mu?
Geçen hafta takip ettiğimiz İnegöl’deki MODEF Mobilya Fuarı açılışında Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, BTSO Başkanı İbrahim Burkay ve İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yavuz Uğurdağ’ın yüzlerine, “Her iki başkan da olur verirse, İnegöl ve Bursa’nın arasında yeni bir fuar merkezi inşa etmeyi konuşalım” dedi.
BTSO Başkanı İbrahim Burkay’ın yeni bir fuar merkezine sıcak baktığını biliyoruz.
Nitekim yılda sadece iki kez düzenlenen mobilya fuarı için koca bir alanı tahsis etmek verimli değil.
Yeni fuar merkezi, hem içinde kitap ve mobilyanın da olduğu çok sayıda fuara ev sahipliği yapabilir hem fuarlar 12 ay sürebilir.
Yer belli olmasa da İnegöl ile Bursa arasında, otoban üzeri veya oraya yakın bir bölgede inşa edilecek fuar merkezinin hem hızlı tren hem de havaalanı bağlantısı olacaktır.
Konunun en azından tartışılmasında fayda var.
Borçsuz belediye modeli
Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol’u, geçen hafta Kanal 16 canlı yayınında ağırladık.
Erol’un programdaki açıklamalarını, kanal16haber.com’da okudunuz.
Erol, 1 yılda belediyenin 300 milyonu aşan borcunun yüzde 80’ini eritmiş.
Peki nasıl yapmış bunu?
Kaçak yapılara ceza keserek.
Başkan Erol, bunu daha önce açıkladığı için yazmamda sakınca yok.
Mesela sadece Bursa Çimento’ya usulsüz inşaat yapımından yaklaşık 60 milyon lira ceza kesilmiş.
Tüm bunların üzerine mali disiplin ve sıkı personel politikası da eklenince, birkaç ay sonra borç sıfırlanacak.
Kuşkusuz belediyenin borcu olması, hizmet ürettiği, yatırım yaptığı ve iş yaptığı anlamına geliyor.
Ancak borcun sürdürülebilir olması ve hizmeti engelleyici nitelikte olmaması gerekir.
Hasılı, Kestel Belediyesi’nin yeni yönetiminin uyguladığı finansal politika örnektir.
Nilüfer Belediyesi’nin tenis kortları ticarethaneye dönüşmüş
Nilüfer Belediyesi’nin bu kadar çok tenis kordu olduğunu bilmiyordum.
Görükle, Özlüce, Altınşehir, Balat’ta harika tenis kortları varmış belediyenin.
Çoğu ücretsiz kortlar, tam bir sosyal belediyecilik örneği.
Ancak maalesef, bu güzel hizmeti de suiistimal edip, ticarethaneye dönüştürmüşüz.
Tenis kortları ücretsiz olduğu için bazı uyanık tenis hocaları belediyenin tesislerinde öğrencilerine özel ders veriyor.
Ben bu duruma bizzat şahit oldum.
Uyanık hocanın saatlerce kapattığı korda (muhtemelen farklı isimlerle ücretsiz rezervasyon yaptırmış) öğrencinin, biri gidiyor, diğeri geliyordu.
Düşünün belediye, dar gelirliler tenis oynasın, öğrenciler harçlıklarını kort parasına harcamasın, yaşlısı, genci bu güzel sporla tanışsın diye birçok mahalleye kort inşa edip kamuya açıyor ancak bazı tenis hocaları bu sosyal hizmeti baltalıyor.
Belediye yetkilileri kendi kortlarını denetlemeli ve kamu imkanlarıyla ticaret yapan tenis hocalarını tespit etmeli.
Aksi halde kortlar halka değil, bir avuç tenis hocasının ticaretine hizmet etmeye devam edecek.
MUSTAFA ÖZDAL