Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dünya devletlerine çağrımız nettir, 'Filistin Devleti’ni tanıyın'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kaleme aldığı ‘Adalet ve Refah için Türkiye’nin Diplomatik Vizyonu’ başlıklı makalesi, ABD’nin en önemli yayın kuruluşlarından Newsweek’te İngilizce olarak yayımlandı.

GÜNDEM 22.09.2025 16:35:00 0
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dünya devletlerine çağrımız nettir,

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Adil bir barış, Filistin halkının 1967 sınırları temelinde, bağımsız, toprak bütünlüğüne sahip ve başkenti Doğu Kudüs olan bir devlete kavuşmasıyla mümkündür. Bu, Orta Doğu’da kalıcı barış ve istikrar için bir zorunluluktur. Dünya devletlerine çağrımız nettir: ‘Filistin Devleti’ni tanıyın’” açıklamasında bulundu.

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kaleme aldığı ‘Adalet ve Refah için Türkiye’nin Diplomatik Vizyonu’ başlıklı makalesi, ABD’nin en önemli yayın kuruluşlarından Newsweek’te İngilizce olarak yayımlandı.

 

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaleme aldığı makalenin tamamı şu şekilde:

 

“Dünya uzun bir dönemdir, aralıksız bir şekilde büyüyen belirsizlikler ve sınamalarla yüzleşmektedir. Çatışmalar, kuralsızlıklar, terör saldırıları, salgınlar, iklim felaketleri, derinleşen adaletsizlik ve eşitsizlikler mevcut uluslararası düzen üzerinde büyük baskı oluşturmaktadır. Buna karşılık Türkiye, adalet, barış ve dayanışma ilkelerini merkeze aldığı dış politika anlayışından ödün vermeden kapsamlı, karmaşık ve can yakıcı krizlerin ortasında kendi güvenliğini ve insanlığın ortak geleceğini de gözeten bir vizyonla hareket etmektedir. Yıllardır dile getirdiğimiz ‘Dünya beşten büyüktür’ anlayışı temelinde yükselen çağrımız kain sisteme yöneltilmiş bir eleştirinin ötesinde insanlığın müşterek istikbaline dair ufkun ifadesidir.

 

İkinci Dünya Savaşı sonrası barış ve güvenliği korumak için kurulan Birleşmiş Milletler, bugün karşı karşıya kaldığımız buhranlar ve çatışmalar karşısında ne yazık ki asli fonksiyonunu yerine getirememektedir. Adalet ve eşitlik iddiasıyla kurulan BM’nin en önemli organı olan Güvenlik Konseyi, bölgesel ve küresel krizlere ilişkin karar alma süreçlerinde sadece beş ülkenin iradesi ve çıkarlarına mahkum edilmiştir. Çağımızdaki çözümsüzlüklerin başlıca sebepleri arasında yer alan bu adaletsiz yapının bir an evvel reforma tabi tutulması, BM’nin kuruluş felsefesine uygun şekilde etkin çok taraflılığın işleyen bir merkezi haline getirilmesi ve küresel sorunlara adil çözümler üretebilmemiz için acil bir ihtiyaç teşkil etmektedir.

 

‘TÜRKİYE’NİN DÜNYANIN EN ÇOK İNSANİ YARDIM SAĞLAYAN ÜLKELERİNDEN BİRİ’

 

BM’nin etkinlik kaybının sebep olduğu boşluk ve çok katmanlı jeopolitik sınamalara rağmen Türkiye, dış politikasının merkezine diyalog ve ara buluculuk diplomasisini yerleştirmektedir. Yakın zamanda icra ettiğimiz Karadeniz Tahıl Girişimi bu yaklaşımımızın hem bölgesel hem de küresel güvenliğe ve istikrara somut katkılar sunduğunun en açık örneğidir. Kafkasya’dan Afrika’ya, Orta Doğu’dan Balkanlar’a uzanan geniş bir bölgede Türkiye, çatışmaları adil bir diplomatik çözümle sona erdirmek ve sürdürülebilir adil bir barışın kapılarını aralamak için sorumluluk üstlenmekten hiçbir zaman kaçınmamıştır.

 

Türkiye’nin diplomasi vizyonu yalnızca krizlerin çözümünde değil, insani boyutlarda da kendini göstermektedir. Türkiye’nin dünyanın en çok insani yardım sağlayan ülkelerinden biri olması, köklü tarihimizin ve değerlerimizin bizlere yüklediği bir sorumluluğun tezahürüdür. Bu temelde Türkiye, küresel dayanışmayı tahkim eden öncü ülke rolünü kararlılıkla devam ettirecektir.

 

“SURİYE’NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE VE SİYASİ BİRLİĞİNE SAYGI’ İLKESİNİ SAVUNMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”

 

Gazze’de İsrail’in süregelen işgali ve mezalimi, insanlık vicdanının en büyük sınavlarından biridir. Uluslararası sistemin aktörleri başta olmak üzere tüm insanlık için bu sınav utançla sonuçlanmaktadır. Çocuklar ve kadınlar hayatını kaybetmekte, milyonlar temel ihtiyaçlardan yoksun bırakılmaktadır. Türkiye ateşkesin sağlanması, insani yardımların kesintisiz ulaşması ve iki devletli çözümün yeniden canlandırılması için çabalarını hiç durmadan sürdürmektedir. Gazze’ye gönderdiğimiz 100 bin tonu aşan yardımlar, İsrail’in insanlık dışı ambargosu altında açlıkla boğuşan kardeşlerimizin yaralarını sarmak için attığımız adımlardan sadece biridir. Her gün onlarca masum Filistinlinin ya açlıktan ya ilaçsızlıktan ya da İsrail’in işgal güçlerinin kurşun ve bombalarından hayatını kaybettiği bir vahşet tablosunda, uluslararası toplumun daha kararlı ve samimi bir duruş sergilemesi gerektiğine inanıyoruz. Israrla ve cesaretle dile getirdiğimiz hakikat bir kez daha ortadadır: Adil bir barış, Filistin halkının 1967 sınırları temelinde, bağımsız, toprak bütünlüğüne sahip ve başkenti Doğu Kudüs olan bir devlete kavuşmasıyla mümkündür. Bu, Orta Doğu’da kalıcı barış ve istikrar için bir zorunluluktur. Dünya devletlerine çağrımız nettir: ‘Filistin Devleti’ni tanıyın.’ Nitekim Filistin’in tanınması işgale, ablukaya ve zulme karşı verilebilecek en güçlü cevaptır. Geçtiğimiz günlerde bu yönde karar alacağını açıklayan ülkeleri tebrik ediyor; kararlarında tutarlı olmalarını ve verdikleri taahhütleri somut adımlara dönüştürmelerini bekliyoruz.

 

Bölgesel istikrar açısından bir diğer önemli ülke Suriye’dir. Suriye’de 2011’den bu yana süregelen çatışmalar yüz binlerce insanın ölümüne sebep olmuş, milyonlarca insanı yerinden etmiş ve büyük tahribatlara yol açmıştır. Bugün tüm Orta Doğu coğrafyasının istikrarı için Suriye’nin yeniden inşası ve ihyası kaçınılmazdır. Suriye’nin geleceğine dair atılacak her adımda öncelikle Suriyelilerin menfaati gözetilmelidir. Ayrıca bilinmelidir ki Suriye’de kalıcı istikrar ve barış, herhangi bir aidiyete veya gruba imtiyaz tanımadan tüm Suriye halkının müşterek iradesinin dikkate alınmasıyla mümkün olacaktır. Her ortamda vurguladığımız gibi ‘Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve siyasi birliğine saygı’ ilkesini savunmayı sürdüreceğiz. Türkiye, Suriye halkının iradesini dışlayan, ayrılıkçı emellere ve terör örgütlerine alan açan her türlü girişime karşı çıkmaktadır. Suriye’de son on dört yıldır yapılan hataları tamir etmenin tek yolu istikrarlı bir devlet ve toplum düzenin kurulmasına, iş birlikçi güvenlik anlayışı temelinde destek vermektir.

 

Yaşadığımız acı tecrübeler ışığında biliyoruz ki hakikatin, hakkaniyetin ve dayanışmanın hakim olduğu bir gelecek ancak ortak irademizle inşa edilebilir. Türkiye bu sorumluluğun bilinciyle insanlığın onurlu ve adil bir istikbal yürüyüşüne öncülük etmeye devam edecektir.”

 

 


 

Cumhurbaşkanı Erdoğan:”İnsanlık 21. yüzyılda böyle bir vahşet görmemiştir”

Başkan Aydın ve Özdemir'den Emniyet Müdürü Gökce'ye hayırlı olsun ziyareti

Sinemaseverler Yıldırım'da buluştu

Sager; “Turizmde başarı için yeni bir başlangıç gerek”

Özel: “Duruşmada yargılanan, ana muhalefet partisinin siyaset yapmasıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mikrofonu neden kapandı? İletişim başkanlığı açıkladı

Dağ ilçelerinde ulaşıma konfor geldi

Saç simülasyonu: Saçsızlığa modern ve etkili bir çözüm

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Filistin davası artık dünyaya mal olmuştur

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gazze'deki soykırımın faili Netanyahu’dur

Zemin çöktü, kum yüklü kamyon foseptiğe düştü

Bursaspor’da kombine satışları yeniden başlıyor

Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne soruşturma: 13 gözaltı

Bursa’nın en büyük acil servisli hastanesi açılmak için gün sayıyor

3 padişah 12 cumhurbaşkanı gördü, 127 yaşında vefat etti

CHP Nilüfer’de statükoya meydan okuyan aday

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dünya devletlerine çağrımız nettir, 'Filistin Devleti’ni tanıyın'

Mabel Matiz adliyede!

Gram altın 5 bin lirayı aştı, tarihi rekor kırıldı

Çilek, FDI 2025'te tasarım gücünü dünyayla paylaşıyor

Büyükşehir’den toplu sünnet şöleni

Bursaspor’un gerçek gücü bu mu?

Balıkesir'de 4,5 büyüklüğünde deprem

Geleneksel lezzetler Misi’de buluştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York'ta

İnegölspor’dan Kastamonu’da kritik galibiyet

Bursaspor, Adanaspor’u 6-0 mağlup etti

İngiltere, Kanada ve Avustralya Filistin’i tanıdı

Lise sıralarından üniversite amfilerine

Filenin Efeleri, Dünya Şampiyonası tarihinde ilk kez çeyrek finalde

Yükleniyor