Diyabet hastalarına mor baklava uyarısı!

Türk Diyabet Cemiyeti Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Siva, diyabetlilere özel hazırlandığı belirtilen "mor baklava" gibi tatlıların yağ, un ve şeker içerdiğini belirterek uyarılarda bulundu

SAĞLIK 3.05.2022 09:43:00 0
Diyabet hastalarına mor baklava uyarısı!

Diyabet, insülin hormonunun eksikliği ya da etkisizliği sonucu ortaya çıkan ve kan şekeri yüksekliğiyle seyreden kronik bir hastalık olarak tanımlanıyor.

 

Kan şekeri kontrolünü sağlamak için beslenmelerine dikkat etmeleri gereken diyabet hastalarının, az miktarları dahi fazla şeker içerebilen şekerli, şerbetli ve hamurlu tatlılardan uzak durması öneriliyor.

Bu gıdaları tüketemeyen diyabet hastaları için özellikle bayramlarda "diyabet dostu" olduğu ileri sürülen çeşitli tatlılar hazırlanıyor.

Bu tatlılardan biri olan "mor baklava"nın da ahududu, böğürtlen, karadut, mor havuç gibi kırmızı ve mor renkli sebze-meyvelerden elde edilen toz karışımla hazırlandığı, şerbetinde de meyve şurubu kullanıldığı belirtiliyor.

Klasik baklavaya göre "daha hafif ve zararsız" diye nitelendirilen bu tatlı da yağ ve unun yanı sıra meyvede bulunan şekeri içerdiği için uzmanlar tarafından diyabet hastalarının tüketimine uygun görülmüyor.

"DİYABET, DÜNYADA 600 MİLYON İNSANI ETKİLİYOR"

Türk Diyabet Cemiyeti Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva, toplumda çok yaygın görülen ve "bir diğer pandemi" olarak tanımlanabilecek diyabetin, ciddi bir metabolizma hastalığı olduğunu söyledi.

Diyabetin dünyada 600 milyona yakın insanı etkilediğini aktaran Siva, son 10 yılda yapılmış yeni bir epidemiyolojik çalışma bulunmasa da Türkiye'de neredeyse 10 milyona yakın insanda görüldüğüne dikkati çekti.

Siva, genetik ve çevresel faktörler, yanlış beslenme, fiziksel aktivite eksikliği ve obezitenin diyabet hastalığının oluşmasında etkili olduğunu belirtti.

Diyabetin "sinsi" seyirli ve geç tanı konulan bir hastalık olabildiğine dikkati çeken Siva, her iki diyabetliden birinin hastalığının farkında olmadan yaşamını sürdürdüğünü ve her beş diyabetliden birinin, tanı aldığında halihazırda bazı organ komplikasyonlarının ortaya çıktığını gördüklerini kaydetti.

"KLASİK BAKLAVA YERİNE TERCİH EDİLEBİLİR BİR GIDA OLARAK GÖRÜLMEMELİ"

Türk kültüründe, bayramlarda karbonhidrattan zengin, bol şekerli, tatlı ağırlıklı ikramlar yapıldığını ancak bunların çok zararlı olduğunu söyleyen Siva, bugünlerde "Hayır" demeyi ve az yemeyi bilmek gerektiğini ifade etti.

Tatlının karbonhidrat yani un, şeker ve yağ içerdiğini, baklavanın da bunlardan yapıldığını ve içine fıstık veya ceviz eklendiğini ifade eden Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva, diyabet hastaları için hazırlandığı belirtilen "mor baklava" gibi tatlılara ilişkin, şu değerlendirmelerde bulundu: "İster rengi mor olsun, yani mor meyvelerden alınan meyve şekeriyle yapılsın, ister fruktozla yapılsın, içinde yağ ve un bulunur. Mor meyvelerin şekerinden yapılmış baklavada da şeker vardır. Bunu da diyabetli hastalara kısıtlamak ya da çok ölçülü vermek zorundayız. Karbonhidratlar şekere dönüşür, yani nişasta glukoza dönüşür. O yüzden onu da hesaplamak zorundayız. Mor renkli baklavanın içinde nişasta vardır. Dolayısıyla mor baklava şekersiz değildir. İçinde mor meyvelerden alınan şeker olduğu için sofra şekerine göre bir nebze daha iyi olabilir ama asla sınırsızca tüketilmemelidir. Hatta şeker hastaları tarafından hiç tüketilmemelidir. Çünkü kan şekeri kesinlikle yükselecektir. Hiçbir şekilde o, öbürüne tercih edilmemelidir. Lütfen, bu konuda hastalar çok dikkatli olsunlar. Aynı miktarda karbonhidrat, aynı miktarda şeker içerir. Renginin hiçbir önemi yoktur."

"MOR MEYVELERİ BAKLAVADAN DEĞİL ÖZÜNDEN ALIN"

Prof. Dr. Siva, şeker hastalarının mor meyveleri "ölçülü" tüketmesinin, mor baklava tüketmelerinden daha iyi olduğunun altını çizdi.

Meyveden yapılan sütlü tatlıların, içinde nişasta veya un yerine daha yavaş emilen, yulaf gibi lifli karbonhidratlarla hazırlanan ürünlerin tüketilebileceğini anlatan Siva, ancak baklavanın riskli olduğunu vurguladı.

Tatlı tüketiminde aşırıya kaçıldığında diyabet hastalarının kan şekerlerinin çok yükseleceğini ve aldıkları tedavinin ötesine geçen bir kontrolsüzlük olacağını belirten Siva, "Bunu bayram dönemlerinde diyabetlilerde hep yaşıyoruz. O yüzden bunu yaşamaya gerek yok. Ucundan tadına bakmak yeterlidir. Yerken ağzın içindeki o tat, yedikten sonra ortaya çıkacak komplikasyonlarla uğraşmaya değmez" diye konuştu.

Bursa Belediyeler Birliği'nden güvenli şehir rehberi

BTSO’da Malezya ile işbirliği fırsatları toplantısı

Bursa’da orman yangını

Özgür Özel: İsterse CHP'ye kayyım atasınlar, biz yolumuzda yürüyeceğiz

Özgür Çelik: Görevimizin başındayız

Otopsisi yapılan Halit Yukay'ın cenazesi ailesine teslim edildi

Google ve YouTube çöktü! Milyonlarca kullanıcı erişim sorunu yaşadı

70 çiçekten toplanan şifa: İnegöl’ün balı derman dağıtıyor!

Sonbahar hastalıklarına karşı alınacak önlemler

BTSO Merkez Bankası Başkanı Karahan’ı Bursa iş dünyası ile buluşturdu

6bin öğrenciye kırtasiye desteği

İnegöl'de 8 günlük bebek ölü bulundu

Başkan Şadi Özdemir Zabıta Teşkilatı’nın 199. yılını kutladı

Bakan Kurum: "300 bininci yuvamız tamam"

Özgür Özel CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda!

Raylı sisteme dev yatırım!

Gürsel Tekin: "Göreve başladık"

Evde çıkan yangında önce çocuğunu, sonra kendisini 3’üncü kattan attı; o anlar kamerada

Saç ekimi ve saç simülasyonu: Yeni nesil çözümler

Eylül ayı kira artış oranı belli oldu

Ağustos ayı enflasyon rakamları açıklandı

Bahçeli: "CHP'nin sonu karanlık, itibarı sıfırdır"

Bursa'da hayvan pazarları yeniden açıldı

Bakan Tunç: "Soruşturmalar siyasi değil!"

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Türkiye, 40 yıllık bir sorunu ortadan kaldıracak!"

CHP İstanbul İl Başkanlığı'na Gürsel Tekin kayyum olarak atandı

CHP İstanbul İl Kongresi iptal edildi

Anıtkabir'i 30 Ağustos'ta 639 bin kişi ziyaret etti

Bakan Bak: 2025-2026 yılı yurt başvuruları başladı

YKS’de dereceye giren Bursalı gençler BTSO’da ödüllendirildi

Yükleniyor