Yeni eğitim-öğretim yılı yaklaşırken, en büyük sorun kayıt ücretleri. Bazı devlet okullarında bile 100 bin lirayı aşan kayıt ücreti istenirken, özel okul ücretleri yıllık 150 bin liradan, 1 milyona kadar çıkıyor.
Çocuklarını meslek lisesi statüsündeki okullara yazdırmak istemeyen veliler, bütçelerine darbe vurulması pahasına özel okulları tercih etmek zorunda kalıyor. Kanal 16’ya konuşan özel okul sahipleri artan maliyetleri gerekçe gösterirken, eğitim sendikalarının temsilcileri fahiş kayıt ücretinin, hükümet politikasından kaynaklandığını öne sürüyor.
Tan Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Akyollu, “Türkiye’de ne yerinde durdu ki kayıt ücretleri aynı kalsın?” diye sorarken, Bursa Sınav Koleji kurucusu Gıyasettin Bingöl, “Öğretmen maaşları 3 kat arttı. Buna rağmen fiyatları makul tutarak ayakta durmaya çalışıyoruz” dedi. Birleşik Kamu-İş Bursa İl Başkanı Özkan Rona, hükümetin özel okullaşma oranını yüzde 20’lere getirmeye çalıştığını savundu. Eğitim-Sen Bursa Şube Başkanı Derviş Erdem ise “Nasıl ki parası olmayanın sağlıktan yararlanamayacağı bir sistem geldiyse, parası olmayanın okumaya hakkı da elinden alındı” diye konuştu.
---------------------
2023-2024 Eğitim-Öğretim Yılı’nın başlamasına günler kala veliler, yüksek kayıt ücretleri gibi büyük bir sorunla karşı karşıyalar. Kanal 16 olarak, eğitimin paydaşlarına, özel okullardaki kayıt ücretlerini sorduk. Özel okul sahipleri ile eğitim sendika temsilcileri bakın neler söylediler.
“TÜRKİYE’DE NEYİN FİYATI ARTMADI Kİ”
Tan Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Akyollu:
Özel okullarda kayıt ücretlerinin yüksek olmasına verilecek yanıtlar aslında klasiktir. Çünkü ülkemizde ne yerinde durdu ki özel okulların kayıt ücretleri aynı kalsın? Bir kere en büyük maliyet artışı personelde yaşandı. Personele bir yıl içinde 2 kez ücret ayarlaması yaptık. Çünkü bizim öğretmenlerimizin, “Özel okulda çalışıyorum ama geçinemiyorum” dememesi gerekir. Personel dışında, tüm girdilerimizde artışlar yaşandı. Ancak bazı fiyatların artması da keyfidir bence. Mesela bir fırında simit 12,5 lira, diğerinde aynı simit 15 lira. Özel okullardaki fiyat artışı böyle değil. Bizdeki fiyat artışı, kaliteden ödün vermemek adına, zorunluluktan kaynaklanıyor. Örneğin bizim kurumun müdürü, 27 yıllık çalışanımızdır. 2,3 yıllık öğretmenle de çalışabilirdik ama kaliteden taviz vermemek için bunu tercih etmiyoruz. Yine de bizim kurumlarımızda kayıt ücretleri çok yüksek değil. Yıllık 200 ile 375 bin fiyat aralığında. Bugün İstanbul’da bir ana okul kayıt ücreti aylık 35 bin liradır.
“AMACIMIZ PARA KAZANMAK DEĞİL AYAKTA DURMAK”
Bursa Sınav Koleji Kurucusu, Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı ve BTSO Eğitim Konseyi Başkanı Gıyasettin Bingöl
Tüm özel okullardaki kayıt ücretlerinin yüksek olduğuna katılmıyorum. 3,5 özel okul astronomik bir fiyat politikası izliyor. Bizim Sınav Okulları’nda kayıt ücretleri makul. Yemek dahil yıllık 150 ile 200 bin lira arasında bir kayıt ücretimiz var. Ancak özel okullar sıkıntılı bir dönemden geçiyor. Öğretmen maaşları 3 kat arttı, doğalgaz zamlandı. Tüm okullarımızda kiralar arttı. 5 yıllık kira kontratını aşan binalarımızda mülk sahipleri, kira tespit davası açıyorlar. Tüm bunlara rağmen, biz fiyatları makul tutuyoruz. Amacımız bu dönemde para kazanmak değil, ayakta durmak. Zaten pandemiden bu yana para kazanmıyoruz.
“YÜKSEK KAYIT ÜCRETLERİ BİR HÜKÜMET POLİTİKASIDIR”
Birleşik Kamu-İş Bursa İl Başkanı Özkan Rona:
Özel okullardaki kayıt ücretlerinin fahiş boyutlara ulaşması, bir hükümet politikasıdır. Çünkü hükümetin, özel okullaşma oranını yüzde 20’lere çıkarmak gibi bir hedefi vardı. Bu hedefe ulaşmak için de veliyi kıskaca aldılar. Hükümet, meslek okulları ve imam hatiplerin sayısını arttırıp, akademik okulların sayısını azalttı. Böylece az sayıdaki devlet okulunun niteliği de düşürüldü. Böyle olunca da veli özel okula gitmeye mecbur bırakıldı. Özel okul sahipleri bu durumu fırsata çevirerek, açık arttırmacı bir anlayışla, kayıt ücretlerini yükseltti. Biz hava ve su gibi zaruri bir ihtiyaç olduğuna inandığımız eğitim hizmetinin parayla satılamayacağını savunuyoruz. Eğitim hizmeti, ticari bir metaya dönüştürülmemeli. Eğer, eğitim alınıp, satılırsa, arz ve talep dengesi içinde fiyatı sürekli artar. Bugün gelinen nokta da tam olarak budur.
“KAYIT ÜCRETLERİNİ ENFLASYON ÜZERİNDE ARTTIRIP, ÖĞRETMENİ ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞTIRIYORLAR”
Eğitim-Sen Bursa Şube Başkanı Derviş Erdem
Son 25 yıldır, devlet okulları itibarsızlaştırılarak, özel okullar teşvik ediliyor. Özel okulların oranı 2000’li yılların başında yüzde 2’ler seviyesindeyken bugün yüzde 10 civarındadır. Özel okullara talep artınca, devlet okulların yükü azalır deniliyordu ancak öyle olmadı. Bugün devlet okullarında öğretmen ve güvenlik görevlisi başta olmak üzere çok sayıda personel açığı var. Devlet okullarında 100 bine yakın atanamayan ücretli öğretmen asgari ücretin altında çalıştırılıyor. Bu şekilde, özel okullara fırsat tanıyan bir iktidarla karşı karşıyayız. Özel okullarda kayıt ücretlerindeki zam oranı enflasyonun üzerinde olamaz. Ancak özel okullar, dolambaçlı yollara başvurarak, yemek gibi fiyatlara fahiş oranda zam yapıp, kendilerince formül üretiyorlar. 5 bin liralık kitabı 30 bin liradan satıyorlar. Kayıt ve diğer ücretleri enflasyonun üzerinde arttırmalarına rağmen, öğretmenleri asgari ücretle çalıştırıyorlar. Nasıl ki parası olmayanın sağlıktan yararlanamayacağı bir sistem geldiyse, parası olmayın okumaya hakkı da elinden alındı.
Haber:Mustafa ÖZDAL
