Maden işçisi, enkaz altında bulduğu güvercinlere 'Garip' ve 'Yetim' ismini vererek sahiplendi
Zonguldak'ta özel maden ocağında çalışan madenci, deprem bölgesi Hatay’da enkaz altında kalarak hayatını kaybeden 4 kişilik ailenin güvercinlerini sahiplendi. Ailenin yakınları tarafından kendisine hediye edilen güvercinlere "Garip" ve "Yetim" isimlerini veren maden işçisi, "Artık onlar benim emanetim" dedi.
Kahramanmaraşlı merkezli 7,7'lik depremin ardından Türkiye’nin her yerinden Türkiye Taşkömürü (TTK) ve özel sektörden madenciler, kurtarma çalışmalarına destek için deprem bölgelerine gitti. Zonguldak’ta depremin üçüncü gününde Kilimli ilçesinde faaliyet gösteren Entegre Madencilik'te çalışan 13 kişilik ekip, arama kurtarma çalışmalarına destek için Hatay’ın Kırıkhan ilçesine gitti. Zonguldak’ta Entegre Madencilik'te çalışan Muhammet Atukeren (32), Esenler Mahallesi'nde 6 katlı bir apartmanın 4’üncü katından ses gelmesi üzerine arkadaşlarıyla beraber orada arama kurtarma çalışması yaptı.
Atukeren ve arkadaşları, ellerine aldıkları kazma küreklerle 4 katı kırarak sesin olduğu yere ulaştı. Ancak madenciler sesin olduğu yere ulaştıklarında 4 kişilik bir ailenin vefat ettiği ve yanlarında molozların arasında güvercinlerin sıkıştığını gördü. Maden işçisi, molozların arasından güvercinleri çıkararak, vefat eden ailenin akrabalarına teslim etti.
Vefat eden ailenin akrabaları ise yaralı güvercinleri, teşekkür etmek amacıyla madenci Muhammet Atukeren’e hediye etti. Atukeren de yaralı güvercinleri orada gözü gibi bakarak, memleketi Zonguldak’a getirdi.
Madenci Muhammet Atukeren, yaralı güvercinleri tedavileri için kent merkezindeki veteriner kliniğine getirdi. Veteriner Hekim Gökmen Koç tarafından ücretsiz tedavi edilen güvecinler, sağlıklarına kavuştu.
"Güvercinler uçarak kanat sesi yapıyordu"
Madenci Muhammet Atukeren, "Ben 5 senedir özel sektörde, Entegre Madencilik'te çalışıyorum. İsmim Muhammet Atukeren. Deprem felaketinde gönüllü olarak Hatay’ın Antakya bölgesine bizi sevk ettiler. 6 gün boyunca canla başla çalıştık. Uyku bilmedik. Çünkü o durumda uyuyacak bir durum yoktu. Uyku zaten aklımıza gelmedi. Arabadan iner inmez canlı aramaya başladık. Bize bir ısı aldıklarını söylediler. Ahmet arkadaşımla beraber betonları kıra kıra dördüncü kattan aşağıya indik. En sonda indiğimiz de bir ses duyduk. Güvercinler uçarak birbirlerine kanat sesi yapıyordu" diye konuştu.
"Dört kişilik bir ailenin yanında sıkışmış şekilde bulduk"
4 kişilik bir ailenin yanında sıkışmış şekilde güvercinleri bulduklarını ifade eden Atukeren, "Kenarda sıkışmış bir halde bulduk. Birinin yarası çok kötüydü, hiç yürüyemiyordu bile. Bir tanesi iyiydi, normaldi. Yaralı ama diğeri daha çok yaralıydı. Bunların ailesinin olduğu bölgeye geçmek istedik. O bölgeye geçtiğimizde uzaktan baktığımda sadece bunlar yaşıyordu. Anne baba ve 26-27 yaşlarında iki tane çocuk oradaydılar. Biz onlara müdahale etmek için kato kullandık. Seslendik, cevap vermediler. Dördünün de maalesef cansız bedenlerini gördüm. O anda zaten psikolojimiz bozuldu. Tek kurtarabildiğim canlı maalesef bunların ikisi. Bunların isimlerini Garip ile Yetim koydum. Bunları bana çocukların amcaları hediye etti. Garip ile Yetim bana emanet kaldı artık, gözüm gibi bakacağım" şeklinde konuştu.
"Güvercinlerin aileleri olmadığı için Garip ve Yetim isimlerini koydum"
Muhammet Atukeren, güvercinlerin aileleri vefat ettiği için onlara Garip ve Yetim isimleri koyduklarını söyleyerek, "Güvercinleri oradan buraya getirirken bayağı bir yolculuğumuz sürdü. Bunları oradan aldım, üzerlerine poşet geçirdim soğuk almasın diye. Orada pet şişeyi kestim, elimle su içirdim. Ekmek ısladım bunlara ekmek verdim. O şekilde Zonguldak’a ulaştırdım. Ondan sonra veterinere getirdim. Gökmen Bey sağ olsun, 'Hiçbir ücret almadan onlara bakacağım' dedi. Garip yaralıdır, göğsü boydan boya kesik. Kafasında da bir delik var. Bunların da Veteriner Hekim Gökmen Bey düzeleceğini söyledi. Ben kendim oradaki yaşadıklarımdan dolayı bunların isimlerini Garip ve Yetim koydum. Çünkü onların da şu anda kimsesi yok. Bunlar da bana emanet edildi. Gözüm gibi bakıyorum" ifadelerini kullandı.
"Evdekiler de merhametli bakıyor"
Evdekilerin de getirdiği hayvanlara merhametli baktıklarını ifade eden Atukeren, "Benim de iki tane çocuğum var. Evdekiler bunlara sıcak baktılar. Mutfakta bakıyorum bunlara. Kocaman kafesi var. Güneşli havalarda orada bakıyorum. Evdekilere 'Bunları Hatay bölgesinden getirdim' dedim. O zaman daha sıcak baktılar. 'Bunların annesi babası ölmüş' dedim onlara. Çocuklar biraz daha merhametli olarak bakıyorlar. Benim çocuklarım da merhametli. Orada cansız olarak çok beden çıkardık. Sayısı en az 70. Çok kötü bir duyguydu. Bu psikoloji benden 1 sene gitmez. Allah rahmet eylesin, Hatay’a geçmiş olsun diliyorum. Şu anda patronumuz sağ olsun 'Psikolojiniz düzenlene kadar izin yapın' dedi. Allah razı olsun Mehmet Aşkar’dan. Biz oraya 13 kişilik ekipler gittik. Allah razı olsun arkadaşlarım da çok güzel çalıştılar. Hepimiz bir ekip halinde orada çalıştık" ifadelerine yer verdi.