Fed'in yaptığı açıklamaya göre, faiz oranında 50 baz puanlık indirime ilişkin karar, 11'e karşı 1 oyla kabul edildi. Michelle Bowman'ın, 25 baz puanlık bir faiz önerdiği ve bu yönde karşı oy kullandığı belirtildi.
Açıklamada, enflasyondaki gelişmeler ve risk dengeleri göz önünde bulundurularak, federal fon oranı hedef aralığının 50 baz puan azaltılarak yüzde 4,75-5,00 seviyesine indirildiği ifade edildi.
FED SON OLARAK 2020'DE FAİZ İNDİRMİŞTİ
Fed, Mart 2020'de Kovid-19 salgınının ekonomik etkileri nedeniyle faiz oranını yüzde 0-0,25 aralığına düşürmüş ve parasal genişleme politikasını devreye sokmuştu.
Sonraki süreçte enflasyonun yükselmesiyle birlikte, Fed 2022'de varlık alımlarını sonlandırarak faiz artırımlarına başladı. Mart 2022'den bu yana 11 kez faiz artıran Fed, toplamda 525 baz puanlık bir artış gerçekleştirmişti.
Bu artışlar sonucunda, bankanın politika faizi 2001'den beri en yüksek seviye olan yüzde 5,25-5,50 aralığına kadar yükseldi. Temmuz 2023'te 25 baz puanlık bir artış daha yapan Fed, ardından üst üste 8 toplantıda faiz oranını sabit tuttu.
ABD'de enflasyon, Haziran 2022'de yıllık yüzde 9 ile 1981'den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştı. Son olarak, ağustos ayında yıllık enflasyon yüzde 2,5 ile beklentilere uygun olarak gerçekleşti.
"BU YIL 50 BAZ PUAN DAHA FAİZ İNDİRİMİ OLABİLİR"
ABD Merkez Bankası (Fed) projeksiyonlarına göre, banka bu yıl 50 baz puanlık bir faiz indirimi daha yapabilir.
İki gün süren Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından yapılan açıklamada, son verilere göre ekonomik faaliyetlerin güçlü bir hızda genişlemeye devam ettiği ifade edildi.
İstihdam artışlarının yavaşladığına işaret edilen açıklamada, işsizlik oranının yükseldiği ancak hala düşük seviyelerde kaldığı vurgulandı.
Açıklamada, enflasyonun FOMC'nin yüzde 2 hedefine doğru ilerlediği ancak yüksek kalmaya devam ettiği belirtilerek, "FOMC, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2'ye doğru hareket ettiğine dair daha fazla güven kazandı ve istihdam ile enflasyon hedeflerine ulaşma risklerinin kabaca dengede olduğuna karar verdi." ifadelerine yer verildi.
Ekonomik görünümün belirsizliğini koruduğu ifade edilirken, her iki yöndeki risklerin dikkate alındığına dikkat çekildi.
FOMC'nin ek düzenlemeleri değerlendirirken gelen verileri ve risk dengesini dikkatle inceleyeceği belirtilirken, Komitenin maksimum istihdamı destekleme ve enflasyonu yüzde 2 hedefine geri döndürme konusunda kararlılığını koruduğu vurgulandı.
BÜYÜME VE ENFLASYON TAHMİNLERİNDE AŞAĞI YÖNLÜ REVİZYON
Fed, ekonomiye yönelik tahminlerini revize ederek, federal fon oranı beklentisini yıl sonu için yüzde 5,1'den yüzde 4,4'e indirdi.
2025 yılı için faiz oranı tahminini yüzde 4,1'den yüzde 3,4'e, 2026 yılı için ise yüzde 3,1'den yüzde 2,9'a düşüren Fed, 2027 yılı tahminini yüzde 2,9 olarak belirledi.
Bu tahminler, Fed'in bu yıl toplamda 50 baz puanlık bir faiz indirimi daha yapabileceğini gösterdi.
Enflasyon tahminleri ise 2023 yılı için yüzde 2,6'dan yüzde 2,3'e, 2025 yılı için ise yüzde 2,3'ten yüzde 2,1'e revize edildi. 2026 ve 2027 yılları için enflasyon beklentisi yüzde 2 olarak belirlendi.
Enerji ve gıda fiyatlarını dışlayan çekirdek enflasyon tahminleri de 2023 yılı için yüzde 2,8'den yüzde 2,6'ya, 2025 yılı için yüzde 2,3'ten yüzde 2,2'ye düşürüldü. 2026 ve 2027 için ise yüzde 2 seviyesinde sabit kaldı.
ABD ekonomisinin büyüme beklentisi bu yıl için yüzde 2,1'den yüzde 2'ye çekildi ve 2025, 2026, 2027 yılları için yüzde 2 olarak öngörüldü.
İşsizlik oranı tahminleri ise 2023 için yüzde 4'ten yüzde 4,4'e, 2025 için yüzde 4,2'den yüzde 4,4'e, 2026 için ise yüzde 4,1'den yüzde 4,3'e yükseltilirken, 2027 için yüzde 4,2 olarak belirlendi.
FED BAŞKANI POWELL, FAİZ İNDİRİMİ KARARINI DEĞERLENDİRDİ
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, enflasyondaki yukarı yönlü risklerin azaldığını, istihdamdaki aşağı yönlü risklerin ise arttığını belirterek, 50 baz puanlık faiz indirimi kararının iş gücü piyasasındaki gücün korunabileceğine olan artan güvenini yansıttığını söyledi.
Powell, Fed’in 4 yıl aradan sonra ilk kez faiz indirimi yapmasının ardından düzenlediği basın toplantısında ABD ekonomisinin genel olarak güçlü olduğunu vurguladı. Son iki yılda hedefler doğrultusunda önemli ilerlemeler kaydedildiğini belirten Powell, iş gücü piyasasının önceki "aşırı ısınmış" durumuna göre "soğuduğunu" ve enflasyonun ciddi şekilde gerilediğini ifade etti.
Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) faiz oranını 50 baz puan düşürme kararının politika kısıtlamalarını hafifletme amacını taşıdığını söyleyen Powell, "Bu karar, politikamızın yeniden düzenlenmesiyle, ılımlı büyüme ve enflasyonun sürdürülebilir şekilde yüzde 2'ye inmesi bağlamında iş gücü piyasasındaki gücün korunabileceğine dair güvenimizi artırıyor." dedi.
"ENFLASYON ARTIK HEDEFİMİZE ÇOK DAHA YAKIN"
Powell, sıkı para politikasının arz ve talep arasındaki dengenin yeniden sağlanmasına yardımcı olduğunu, enflasyon baskılarını hafiflettiğini ve enflasyon beklentilerinin güçlü bir şekilde sabitlenmesini sağladığını belirtti.
"Geçtiğimiz yıl izlediğimiz sabırlı yaklaşımın sonuçlarını görüyoruz; enflasyon şu an hedefimize çok daha yakın ve sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2'ye doğru ilerlediğine dair güvenimiz arttı." diye ekledi.
Powell ayrıca, "Enflasyondaki düşüş ve iş gücü piyasasındaki soğuma ile birlikte, enflasyon riskleri azalırken, istihdamla ilgili riskler artış gösterdi." değerlendirmesinde bulundu.
ENFLASYONUN ISRARCI OLMASI HALİNDE FAİZ İNDİRİMLERİNİN HIZININ AZALTILABİLECEĞİNİN SİNYALİNİ VERDİ
Fed Başkanı Jerome Powell, para politikasının yeniden ayarlanmasının ekonominin ve iş gücü piyasasının gücünü korumaya yardımcı olacağını belirterek, "Önceden belirlenmiş bir rotada değiliz. Her toplantıda kararlarımızı mevcut verilere göre alacağız." dedi.
Powell, eğer ekonomi güçlü kalmaya devam eder ve enflasyon ısrarcı olursa, faiz indirimlerinin hızını azaltabileceklerini, iş gücü piyasasında beklenmedik bir zayıflama veya enflasyonda beklenenden hızlı bir düşüş olursa da uygun şekilde yanıt vereceklerini vurguladı.
Ayrıca Powell, gerekirse faiz indirimlerinin hızını artırabilecekleri veya duraklatabilecekleri bir esnekliğe sahip olduklarının altını çizdi.
Faiz indirimlerine güçlü bir başlangıç yaptıklarını belirten Powell, bu adımın, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2 hedefine doğru ilerlediğine olan güveni gösterdiğini ifade etti.
Diğer merkez bankalarının faiz indirimlerine başlamasına rağmen Fed'in sabırlı bir duruş sergilemesinin, enflasyonla mücadelede sürdürülebilir ilerlemeye katkı sağladığını söyleyen Powell, bu sabırlı yaklaşımın bugünkü güçlü kararın alınmasında önemli bir rol oynadığını kaydetti.
"GÖREV TAMAMLANDI DİYEMİYORUZ"
Fed'in yeni temposunun 50 baz puanlık indirim olmadığını söyleyen Powell, enflasyonu hedefe düşürmek için iş gücü piyasası koşullarında daha fazla kayıp görmeye gerek olmadığını ifade etti.
Powell, uzun vadeli tahvillerde negatif faiz oranlarına geri dönülmeyeceğini ve faiz oranlarının daha önceki çok düşük seviyelerinin üzerinde olacağını düşündüğünü anlattı.
Fed'in enflasyona karşı zafer ilan edip etmediğine yönelik soru üzerine Powell, "Yüzde 2 hedefinde değiliz. Enflasyonun yüzde 2 civarında veya yüzde 2'ye yakın olmasını istiyoruz. Görev tamamlandı veya buna benzer bir şey söylemiyoruz. Ama söylemeliyim ki, kaydettiğimiz ilerlemeden cesaret alıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.