Herkes başkasının cenazesinde kendi acısına ağlarmış derler ya, tam da bu sebeptendir ki dinlediğimiz her şarkının, okuduğumuz her kitabın, izlediğimiz her sahnenin içindeki acılarda da kendi acımıza ağlarken buluyoruz kendimizi.
Haliyle sanatın en güzel yanı da burada çıkıyor aslında. Söylediğiniz şarkılarda hiç tanımadığınız insanların acılarını dillendirip, seslenişlerinizi haykırışlara dönüştürürsünüz. Şöyle bir geçmiş zamana bakınca anlıyorum ki Şevval Sam’da harmanladığı duygularla hissiyatımıza seslenen bir isim olarak çıktı karşımıza...
Kimi zaman “Ayrılıklar bulmasın bizi, gönülde ayrılığın hep kalır izi” diye dokundu acılarımıza.
Kimi zaman da “Etmeyelim sevdalık, edenler yaşamadı” dedi aşk acısıyla.
Kimi zaman yaptığı siyasi çıkışları, ve polemikleriyle sanatının önüne gölge düşürse de 3 kuşak sanatla büyüyen bir ailenin ferdi olarak, kulağımızdan kalbimize dokunan bir ses oldu hep.
Dün de son projesi “Rock’ı Severiz” adlı plağıyla Bursa’da hayranlarıyla buluştu. Downtown D&R şubesinde düzenlenen imza günü ve söyleşide Sam, sadece müziğiyle değil, içtenliği ve samimiyetiyle de gönülleri fethetti.
Sanatının harmanladığı bir samimiyetle çıktı basının ve sevenlerinin karşısına. Yeni projesini bağrına basarak röportaj verdi. Daha çok seslendirdiği Türk sanat müziği ve türküleriyle kulağımızda yer edinen Sam, bu kez bambaşka bir tarzla çıkıyor sevenlerinin
karşısına. “Rock’ı Severiz” adlı plağıyla Türk rock müziğinin unutulmaz eserlerine yeniden hayat veriyor. Plakta yer alan şarkıların birçoğu, Türk müziğinin kült haline gelmiş parçalarından oluşuyor. Model’den Barış Manço’ya, Teoman’dan Mor ve Ötesi’ne kadar
uzanan geniş bir yelpazeyle hazırlanan plak, nostaljik bir hava estiriyor.
***
Yeni Plakla Türk Rock’a Saygı Duruşu: ”Rock’ı Severiz’
Günümüzün dijital dünyasında plak formatında bir albüm çıkarmak, cesur bir adım. Şevval Sam, bu cesareti göstererek, hem geçmişe bir saygı duruşunda bulunuyor hem de genç nesillere Türk rock müziğinin en iyi örneklerini sunuyor. “İstanbul’da Sonbahar”,
“Islak Islak”, “Araf” ve “Ah Yaşamak Var Ya” gibi şarkılarla dolu bu albüm, Sam'in Türk müziğine olan sevgisini ve saygısını gözler önüne seriyor.
***
Söyleşi öncesi gerçekleştirdiği ufak konserinde birçok kez mikrofon sorunu yaşamasına rağmen seste görevli ekibi kırmadan, güleryüzü ve samimiyetiyle düzeltme ricası ise dikkatten kaçmadı. Zira bazı sanatçılar böylesi anlarda egolarına yenik düşüp ekibi azarlamayı tercih edebiliyor. Aslında tam da öylesi anlarda anlıyoruz gerçek samimiyeti. Benim en çokta bu çekti aslında dikkatimi.