Sanat, tarih boyunca insan deneyimlerinin, duygularının ve kültürlerinin bir yansıması olmuştur.
Her fırça darbesi, geçmişin izlerini taşırken, sanatçılar da bu izleri yorumlayarak geleceğe taşır. İşte bu bağlamda, fotoğraf sanatçısı Neslihan Sağır Çetin’in “Resm-i Mekân” adlı projesi, geçmişle günümüzü bir araya getirerek eşsiz bir deneyim sunuyor.
Geçtiğimiz günlerde mail kutuma gelen bir yazıyla haberdar oldum projeden. Aslına bakarsanız birazdan anlatacağım proje yakın zamanda bir sergide görücüye çıkmış ancak yoğun programımızdan ötürü olsa gerek denk gelemedik. Mailde ki fotoğrafları görünce de gördüklerime inanamayıp direkt Neslihan Sağır Çetin’i aradım ve şaşkınlığımı gizlemeden önce tebrik edip sonrasında ise projenin detaylarını kendisinden dinledim.
Çetin, dünyaca ünlü ressamların eserlerini, orijinal mekanlarında ve dönem kostümleriyle yeniden canlandırarak o anı fotoğraflıyor ve sanatın ve tarihî mekanların buluştuğu bir serüvene davet ediyor.
Sadece fotoğraf çekmekle de kalmayıp, aynı zamanda geçmişteki mekanların ruhunu ve tarihini aktarma amacını güdüyor. Her bir çekim bir zaman yolculuğuna çıkarırken, Bursa’nın tarihi dokusunu da gözler önüne seriyor.
Çetin, 2017 Ocak ayında projenin ilk fotoğrafını “Kaplumbağa Terbiyecisi” tablosunun mekanında, Yeşil Cami’de çekmiş. Her bir tablonun gerçek mekânında, doğru zaman ve ışık koşullarında çekim yapabilmek içinse bazen yıllarca beklemek zorunda kaldığını söylüyor. Örneğin, Karlı Irgandı Köprüsü’nü fotoğraflamak için iki yıl boyunca kar yağmasını beklemiş ve detaylı koşullardan ötürü de her bir resmin hazırlığı en az 1-2 ay sürerken, projenin tamamlanması ise üç yılı bulmuş.