Kurul, söz konusu ilişkilendirmenin kamuoyunu yanıltıcı bir yön taşıdığını ve sorumluluğun asıl kaynağının üzerini örtme amacını güttüğünü belirtti.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Konkordato ilan eden Atış Yapı Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi' nin kamuoyunda son günlerde yer alan çeşitli açıklamalarında, Akademik Meslek Odalarının, şirketin mali sıkıntılarıyla ilişkilendirilmeye çalışıldığı görülmektedir. Bu tür yönlendirmeler, kamuoyunu yanıltıcı nitelik taşımakta ve sorumluluğun asıl kaynağının üzerini örtmektedir.
Söz konusu şirketin farklı proje alanlarıyla ilgili plan ve ruhsat iptali talepli davalarının TMMOB' a bağlı Akademik Odalarca yürütülmesi nedeniyle şirket tarafından hedef gösterilmekten dolayı son derece rahatsızlık duyduğumuzu belirtmek isteriz.
Öncelikle belirtmekte fayda var ki Akademik Meslek Odaları, anayasa ve ilgili yasalar çerçevesinde kamu adına hareket eden, kar amacı gütmeyen kurumsal yapılardır. Bununla birlikte kentlerin planlı gelişimine katkı sağlamak, kamu yararını savunmak, mesleki etik değerleri korumak ve olası kent suçlarına karşı gerekli teknik ve hukuki refleksleri göstermek akademik odaların asli görev ve sorumlulukları arasındadır.
Atış Yapı San. ve Tic.Ltd.Şti. örneğinde olduğu gibi ruhsatlandırma ve yapılaşma süreçlerinde mevzuata aykırılıklar tespit edildiğinde, ilgili kurumlara gerekli uyarılar zamanında iletilmiş, ancak idari süreçlerdeki aksaklıklar ve ihmaller nedeniyle gereken önlemler alınmamıştır.
Bunun üzerine yine tamamen kamu yararı doğrultusunda; mevzuata aykırı olarak projede fazla emsal alanı olduğu tespit edilmiş ve dolayısıyla uygunsuz hale gelen inşaat ruhsatının iptali talebiyle hukuki girişimde bulunulmuştur. Buna bağlı olarak ilgili idaresince gerekli düzenlemelerin(proje tadilatı) yapılması sağlanmıştır. Söz konusu süreç, tamamen şeffaf biçimde yürütülmüş ve tüm gelişmeler kamuoyuyla paylaşılmıştır.
Akademik Odaların herhangi bir yapı şirketinin finansal durumundaki sıkıntılara gerekçe gösterilmesi, gerçekle örtüşmediği gibi, asıl sorumluluğun şirketin kendi ticari kararları ve mevzuata aykırı yapı üretim süreçlerinin olduğu gerçeğini saptırmaktadır.
Yaşanan mağduriyetlerin sorumlusu; denetim mekanizmalarının etkin çalıştırılmaması, yatırım kararlarında yapılan yanlış tercihler ve mevzuatlara uygunluk gözetilmeksizin sürdürülen plan yapım ve yapı üretim süreçleridir.
Bu noktada, Akademik Odaları hedef göstermek yerine, süreçlerin bütüncül olarak değerlendirilmesi ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi gerekmektedir.
TMMOB ve bağlı Meslek Odaları olarak, mesleki ilkelerimizden ve kamu yararı sorumluluğumuzdan asla taviz vermeyeceğiz. Hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde, görev ve yetkilerimizi kullanmaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz."
