Bu sözlerimin söylenmesine neden olan Şanlı Urfa ile oynanan maçtır.Yönetim maçın önemini bilerek 5 er Bin TL pirim vermiş.Buna ilaveten eski başkanlarımızdan Hasan Bilge 10 Bin TL ,Aptullah Ezim 9900 TL pirim desteğinde bulunacaklarını açıkladılar.Yani bir 90 dakikada kazanılacak maçın karşılığı olarak 6 şar bin lirayı bulan bir rakam söz konusu.Bu pirim işin bir yönü.Ancak asıl önemlisi hem İnegöl spor hemde futbolcuların kendi onurları ve aldıklarının hakkını vermeleri için böylesine önemi büyük bir maçta benim beklentim mücadele anlamında tüm yüreklerini ortaya koyarak Şanlı Urfa maçını kazanmaları idi.
Gelin görünki sahada beklentilerin altında mücadele eden bir oyuncu topluluğunu görünce maçın kazanılmasının çok zor olduğunu benim gibi maçta olanlar görmüş oldu.Dakikalar geçtikçe oyun anlamında silik bir görüntü sergileyen İnegöl spor’un skoru değiştirmek bu oyunla çok zor olması,Şanlı Urfa spor’un sanki kendi evinde imiş gibi oynamasına imkan yaratılmış oldu.Savunmanın güven vermeyen görüntüsü,orta alandaki uyumsuzluk ve forvet hattında oynayan Abdülkadir Kuzey ‘in gol atma yeteneği sınırlı olunca işler çok daha zorlu hale gelmiş oldu.Ara transfer dönemini bizden çok daha iyi değerlendiren Şanlı Urfa spor’da oluşan kadro ile 2 yarının filaj takımı olma özelliğini yakalamasının tesadüf olmadığını izlerken,aradaki farkı görmek beni fazlası ile üzdü.Her şeye rağmen İnegöl spor’un ayağına kadar gelen şansı kaçırmaması gerekiyordu.
Yukarda belirttiğim gibi yürek ve inançla daha fazla koşarak 3 puan değil tam 6 puanlık maçın kazanılması ile kalan 2 maç formalite maçına dönüşecekti. Maçın ilk yarısın hiçbir pozisyon üretmeden geçmesi sanki maçın nasıl biteceğinin habercisi idi. Bir anlamda işler ilk 45 dakikada istediği gibi gitmemiş olmasında sergilenen cansız oyundan kaynaklanmakta idi. Hepimizin beklentisi soyunma odasında futbolculara gerekli uyarılar yapılacak maçın kazanılması için ilk yarıya oranla daha fazla doğrular yapılarak arzu edilen sonucun alınması istendi. Bizim beklentimizde bu idi.Hepimizi adeta şaşkına çeviren golün 48 dakikada gelmesi işleri çok daha fazla zorlaştırmış oldu.Bu gibi sitresi yüksek maçlarda skoru değiştirmek İnegöl spor için çok zor olduğunu daha önceki maçlarda yaşadığımız için maçın kazanılmasını zorlaştırmış oldu.
Şanlı Urfa spor 1 puan alayım yeter derken 3 puana yakın olan taraf olması,ayakları adeta birbirine dolanan oyuncularımızın birde maç kaybetme korkuları eklenince sahadaki oyunda hiçte beklendiği gibi geçmedi.Gökhan Kurumuş’un bir çok topu boşa kullanması,Mehmet Özdıraz’ın kalitesine yakışmayan görüntüsü,Samet Günhan’nın topu rakip alana taşımaktaki eksikliği,Ali Aydemir’in ligin ilk yarısındaki görüntüsünden uzak mücadelesi,kaptan Metin Yüksel’in aldığı sorumluluğu yerine getirmekte eksik kalması,Selimcan Temel’in yetenek olarak sınırlı bir yerde olması,büyük ümitlerle transfer edilmesine rağmen oynadığı futbol ile hayal kırıklığı yaratan oyuncular içersinde olan Abdülkadir Kuzey bu maçın beraberlik golünü atan isim olmasına rağmen,oynadığı oyun diğer maçlarda olduğu gibi bu maçtada vasatın altında kalmış oldu.Bu maçta hakkını vermemiz gereken isim kaleci Gökhan Siverek’tir.Bu maçtan bir puan alındıysa Gökhan’ın kurtarışlarının rol oynadığını söylemek istiyorum.Yoksa şu anda karalar bağlamış olurduk. İnegöl spor’lu futbolcular maçın son dakikalarında uyanmaları sadece 1 puan getirmiş oldu.Maçın tamamında net diyebileceğimiz iki pozisyondan birini kaleci kurtardı.İkincisi 88 dakikada Erdem Seçgin’in ortasında Abdülkadir Kuzey’in kafa golü ile beraberliğin yakalanması,maçın yenemiyorsan yenilmeyecek sin’e dönüştürmüş oldu.
İnegöl spor’un bu durumda olmasında kendi sahasında sadece 2 maç kazanmasından kaynaklanmakta. İşin diğer bir yönü ise İnegöl spor’un ligin ikinci yarısında sahasında oynadığı tüm maçlarda 3 puanı bir arada görememiş olmasıdır.Asıl bakmamız gereken durum ise İnegöl spor’un deplasmanda iç sahaya göre 4 puanlık farktır. Bu puanlar Kahraman Maraş deplasman galibiyeti, Hekimoğlu deplasman beraberliğidir.İç saha maçlarından sadece 14 puan toplayabilen İnegöl spor’un şu anda nerelerde olacağını düşünmek bile istemiyorum. Daha çok Allahın yardımı, sonrada alt sıradaki rakiplerimizin aldıkları başarsız sonuçların daha fazla olması ligde kalma şansımızın son iki maça taşınmasında rol oynamışlardır.
Öyle veya böyle İnegöl spor’un ligde kalması her şeyden çok önemli. Bir çok derslerin çıkartılması gereken bu sezonun bitimine iki maç kaldı. Bugüne kadar kendi göbeğimizi kendimiz kesemedik bari kalan iki maçta bunu yapalım. Önce Uşak spor maçı sonrada düşmesi büyük ölcüde kesinleşmiş olan Hacettepe ile oynanacak maçların birini kazanmak riskli bir olabilir. Bu nedenle öncelikle Pazar günü oynanacak olan Uşak deplasman maçından yenilmeden dönmek hesapların daha sağlıklı yapılmasını sağlayacaktır. Deplasman artısı bulunan İnegöl spor’un süpriz yapıp bu maçtan alaçağı bir galibiyet ligin bir maç öncesinde bitmesini sağlayacaktır.Futbolculara buradan sesleniyorum,”Bizi bu sezon çok üzdünüz.Bari bu iki maçta iyi oynayıp gönüllerimizi kazanın. buna hakkımızın olduğunu düşünüyorum. Artık son sözü söylemek siz futbolcuların ellerinde.Çıkın Uşak’tan puan alın,son maçta’da Hacettepe’yi yenin derin bir oh çekelim.
SAYGILARIMLA