Ne Ahmet Aydın değişmiş ne Kaleiçi Otel ne de Hisar Mahallesi…
Galiba o bölgede değişen tek şey arkeolojik kazılar olmuş.
Yani Arkeopark…
Mustafa Dündar döneminde adeta sürünen projede son aşamaya gelinmiş.
Son dokunuşların ardından haziran veya temmuz ayında tamamen ziyaretçilere açılacakmış bu tarihi ve turistik bölge.
Oraya gitmişken Arkeopark’ın fotoğraflarını da çektim.
Yürüyüş yolları ve kütüphane ilk dikkatimi çeken yapılar oldu.
Küçük bir kafe ve hediyelik eşyacı da yine yapının içinde olacak.
Son aşamaya gelen çalışma bittikten sonra; Bitinya, Roma ve Bizans dönemine ait kalıntılar gün yüzüne çıkmış olacak.
Bu özel çalışmayı, Hisar’a değer katacak, 3 bin yıllık tarihi havayı yansıtacak ve özellikle yabancı turistlerin rağbet göstereceği tarihi bir adım olarak tanımlayabiliriz.
Ancak Arkeopark, büyük fotoğrafın sadece bir parçası…
Büyük fotoğrafta Tarihi Hanlar Bölgesi, Bey Sarayı, Hisar’ın tarihi dokusunu gün yüzüne çıkaracak dokunuşlar, Muradiye’deki Osmanlı dönemini simgeleyen yapıların restorasyonu ile birlikte Old City’in ayağa kaldırılması var.
Ancak süreç hiç de kolay değil.
Merkezi hükümetin destekleriyle büyük bir bütçe, emek ve sabırlı bir çalışma gerekiyor.
Ne var ki haberler umut verici…
Alinur Aktaş döneminde Tarihi Hanlar Bölgesi’nin ilk etabının tamamlanması, bu dönem Osmangazi Belediye yönetiminin çabalarıyla Arkeopark’ta sona gelinmesi ve eski ipek fabrikasının kamulaştırılması fevkalade sevindirici.
Hasılı, Old City ilmek ilmek işleniyor!