Bunun 2 nedeni var.
Öncelikle toplantıların basın ayağına, BUSİAD basın danışmanı meslektaşımız Uğur Yılmaz’ın elinin değmesi.
Ancak daha da önemlisi, bugüne kadar hiçbir BUSİAD toplantısında, amiyane tabirle ‘boş, beleş’ bir konuşmacıya rastlamamam.
Derneğin kültüründen olsa gerek, izleyicilerin ufkunu açan ve söyleyecek sözü olan isimleri adeta cımbızla çekip konuk ediyorlar.
***
Önceki gece Doğan Ersöz adına gerçekleştirilen ödül töreni nedeniyle konuk yoktu ancak kürsü konuşmalarında önemli mesajlar verildi.
İlk olarak BUSİAD Başkanı Buğra Küçükkayalar kürsüye çıktı, önemli konuların altını çizdi.
Özellikle Bursa ile ilgili tespitlerinde, 2040 Çevre Düzeni Planı’nın hala hayata geçmemesini hatırlatması kayda değerdi ki, BUSİAD’ın bu konuda önemli bir rapor hazırlayıp hem kamuoyuna açıkladıklarını hem de ilgililerine sunduklarını hatırlatmış olayım.
***
Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı deneyimli eğitimci Mehmet Yıldız ise alanıyla ilgili güncel bir konuya değindi.
Malum MEB, yerel yönetimlerin kreş açma yetkilerinin olmadığını açıklamıştı.
Ancak Yıldız, MEB’in bu konuda geri adım attığını hatırlattı, kreş sayısını arttıracaklarını ilan etti.
Dar gelirli ailelerinin çocuklarının faydalandığı kreşlerin sayısının artmasında kamusal çıkar olduğu su götürmez bir gerçek.
***
Son olarak Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’i dinledik.
Özdemir, Nilüfer’de; tarım, orman ve mera alanlarının toplam coğrafyanın yüzde 74’ünü oluşturduğuna dair önemli bir istatistiği paylaşıp, konut alanlarının sınırlı olduğuna dikkat çekti.
Tarım alanlarının tahrip edildiğini ve yanlış tarım politikaları nedeniyle tarım işgücünün düştüğünü belirten Özdemir, tarımı teşvik etmek için çaba sarf edeceklerini kaydetti.
Kuşkusuz Özdemir’in bu sözlerine imza atmamak elde değil.
Ancak bunları söyleyen bir belediye başkanının, birinci sınıf tarım alanına inşa edilmiş kaçak villalara, kendi encümeninin yıkım kararı olmasına rağmen ‘neden göz yumduğu?” sorusunu da yanıtlaması gerekiyor.
***
Özdemir’in ileri teknoloji üretmemekle eleştirdiği TEKNOSAB ile ilgili de tespitleri vardı.
TEKNOSAB yüzünden 200 bin yeni nüfus doğacağını ileri süren Özdemir, Nilüfer’in daha da sıkışacağını ve buna bir çözüm bulunması gerektiğini ifade etti.
O halde Özdemir’e, Nilüfer’deki yoğun yapılaşmaya yol açan Çalı ve Kayapa başta olmak üzere çok sayıda OSB’nin geçmiş dönemlerdeki Nilüfer Belediye yönetimlerinin göz yumduğunu da hatırlatmak gerekir.
Oysa buradaki çözüm belli…
Doğru alanlarda uydu kentler inşa ederek, TEKNOSAB gibi sanayi bölgelerinden kaynaklı nüfusun, mevcut yerleşim birimlerine yeni yükleri getirmesini engellemek.
Ayrıca uydu kentler, sanayi bölgelerinde çalışan 10 binlerce işçinin sabah ve akşam trafiğine girmemesini sağlayacaktır.
Özdemir’in TEKNOSAB sözlerine, o gece orada olan Teracity’den ortağı Osman Akın’ın bile katıldığını düşünmüyorum.
***
Özetle, bugünlerde medyalarda kendi çalıp, kendi oynayan Özdemir, BUSİAD gecesinde de boş sahada top sürdü