Ancak gelişmeyi ilginç kılan haberin içeriği değil, veriliş şekliydi.

Çünkü, 100 binlerce yurttaşın prim borcunun silineceği ve bunun da bir af olduğu şeklinde yansıdı haber.

Oysa ortada bir af olmadığı gibi, prim borçlarının silinmesi de yasal bir zorunluluk.

Çünkü, vatandaşın 2015 öncesi GSS prim borçları silinecek.

Neden 2015 öncesi?

Çünkü 1 Ocak 2025 itibariyle, 2015 öncesi borçlar 10 yılını dolduruyor.

Yani borç zaman aşımına uğruyor.

Yasalarımıza göre, 10 yılı geçen kamu alacakları, zaman aşımına uğradığı için geçerliliğini yitiriyor.

Oysa söz konusu haber, sanki 100 binlerce yurttaşımız için bir müjdeymiş  havası yaratıyor.

Üniversitelerde algı haber nasıl yapılır diye bir tez istense, bu haber biçilmiş kaftandır!

***

Haberi kanal16haber.com’da okudunuz, videosunu Kanal 16’da izlediniz.

Kısa süre sonra Tarihi Tren İstasyonu’nda kapılarını açacak Yaşam Müzesi’nden söz ediyorum.

Müze Osmangazi Belediyesi öncülüğünde Doğan Nadi Gürelman ve Nurten Gürelman’ın yaklaşık 4 bin parçalık koleksiyonundan oluşan bir Yaşam Müzesi olacak. 

İşte o müzede sergilenecek koleksiyonu, bağışçıların ev sahipliğinde gezdik.

Hayli etkileyiciydi.

Atatürk ile ilgili daha önce sergilenmemiş koleksiyonlardan, Avrupa müzelerinde görülen, mazisi 150 yıla dayanan envai çeşit parça, bu müzede olacak.

Biz koleksiyonun saklandığı mekanı gezdik ama müze Tren İstasyonu’nda yerini alınca, çok daha etkileyici olacak.

***

Önceki gün Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2025 bütçe gündemli oturumunu izledim.

Geçen ay da Osmangazi Belediye Meclisi aynı gündemle toplanmıştı.

İki oturumda da muhalefet son derece ılımlı bir görüntü verdi.

Normal şartlarda bütçe gündemli oturumlar, en gergin toplantılara sahne olur.

Ancak muhalefet sıralarında AK Partililer ve MHP’liler, iktidar koltuklarında ise CHP’liler oturunca, böyle oluyormuş demek ki.

***

AK Parti, CHP ve İYİ Parti’li 17 ilçe belediye başkanının, Büyükşehir Belediyesi’nden ortak bir talebi var aylardır.

Katı atık bedelleri yeniden su faturalarına girsin istiyorlar.

Çünkü, özellikle merkez ilçe belediyeleri milyonlarca liralık gelirden oluyor.

Ancak bu talebe Büyükşehir yönetiminden bir direnç var.

Çünkü suya yakın zamanda indirim yapıldı.

Katı atık bedeli su faturalarına girerse, indirimin anlamı kalmayacak.

Özetle, ilçe belediyeleri bastırıyor, Büyükşehir direniyor.

Bakalım bu işin sonu nereye varacak?

***

Uludağ’da bin liraya çorba haberleri bana hiç yabancı gelmiyor.

Yaz mevsiminde de Bodrum’da 2 bin liraya lahmacun haberlerini okuyoruz. 

Yani kışın Uludağ’da çorba, yazın da Bodrum’da lahmacun haberlerinin sene-i devriyesi gibi bir döngüye giriyoruz.

Turizm bölgelerinde, bizim paramızdan katbekat daha değerli para birimine sahip turistler için, bin liralık çorbanın da iki bin liralık lahmacunun da pahalı olduğunu söylemek, akıl dışıdır.

Ancak Uludağ’daki çorba haberi,  buram buram reklam kokuyor.

Ve söylenenlere göre, söz konusu işletmenin ilk reklam hamlesi de değil. 

***

Bugüne kadar sadece ticari araçların kış lastiği zorunluluğu vardı. 

Ulaştırma Bakanı Uraloğlu, özel araçlara da kış lastiği zorunluluğu getireceklerini açıklamış.

Bir tarih vermiyor Bakan ama geç kalmış bir uygulama olarak görüyorum ben özel araçlara kış lastiği fikrini. 

Ne yani?

Ticari araçlara kış lastiği gerekli de özel araçlar; kara, kışa dayanıklı mı?

Bu haber en çok lastik üreticileri ve perakendecilerini sevindirecek olsa da, vatandaşı da olası kazalara karşı koruyacaktır.