KAYBOLMUŞ İNSAN
İnsan, Ahsen-i takvim ile yaratılmış iken, esfel-i safilini tercih edip çukura düşen, cahil, nankör, zavallı, aldatan ve aldanan, kaybolmuş insan...
İnsan, Allah'ın tüm evreni emrine amade kılarak yarattığı en özel ve mucizevi varlık, nice hayret verici keşiflere imza atmasına rağmen kendini bir türlü keşfedemeyen kaybolmuş, cevher insan...
İnsan, emrine verilen bu koca evrende, fıtratının sesine kulak vermediği için kendisini yaratan, düzenleyen ve yöneten, yüce yaratıcısını bulup tanıyamadığı için bunalımlara, sıkıntılara duçar olan zavallı…
Bir kısmının, dünyanın oyun ve eğlencesinin dibine vurduğu, lüks ve şatafatın içinde tüm arzularına ulaşmış, modern hayatın şımarttığı, diğer kısmının ise ezilmişliğin, haksızlığın, yokluğun ve sefaletin her yönden üzerine çullanarak harcayıp tükettiği insan…ifsadın dibini yaşayan insan…
Maddenin pençesinde kıvrım kıvrım tükenen, menfaat ve ganimet uğruna herkese kul olan insan. Ruhu şeytana satılmış, kalbî yerinden sökülmüş, kanı çekilmiş ve vicdansız hale dönüştürülmüş insan, vahye sırtını dönmüş nice canlar…
Dünyanın içine dalmış, nefsani arzulara bağımlı hale geldiği için ferasetini, basiretini, adaletini, merhametini kaybeden gönül fukarası insan…
Varoluşun, rahmetin, helal ve haramın, bereketin, iyiliğin, güvenin kaynağından koparıldığı için, selin önündeki dal misali, her gelen akıntıya kendisini kaptırmaktan başka hiçbir çaresi olmayan insan…
Ne yazık ki, nefsani ve şeytani duygularına kulluk ve kölelikle boyun büküp, benim hayatım gafletiyle, bağımsızlığın, özgürlüğün ve hürriyetin doyumsuz hayvansal boyutundan başkasını düşünemez duruma düşen sefil insan…
Aklını, kalbini ve fıtratını toprağa gömüp, düşünmeyen, vicdan ve fıtratının çığlıklarına kulak tıkayan, ruhu ile bedenini sonuna kadar birbirinden ayırıp, nefsinin zilleti altında her türlü hayasızlığın girdabında boğularak telef olan insan…
İnandım dediği inancı ile yüzleşmeye yüzü tutmayan, fanatiği olduğu partisinin, futbol takımının, ya da müptelası olduğu bir dizinin, bir sonraki bölümünde ne olacağıyla ilgilendiği kadar, ahiretteki akıbetiyle ilgilenmeyen ruhsuzlaşmış insan…
Şeytani kibir ve gaflete kapılmaktan, acizliğini kabul etmeyen, Allah'ım sen yüceler yücesisin ve her şeye gücü yetensin diyemeyen, çöküş içinde olduğunu itiraf edemeyen, düştüğü zillete rağmen, Rabbinden yardım istemeyen, tüm ıstıraplarına rağmen dilinden dua dökülmeyen, nefsinin azgın sularına kapılan insan…
Dışını süsleyip güzelleştirdikçe, kalbi çirkinleşen, iğrençleşen, çürüyen insan…
Dünya ve içindekilere âşık olup, kendine kötülüğü emreden nefsinin peşinde koşan, inananları bırakıp şeytan ve dostlarıyla düşüp kalkan, ölümlü olanı düşünüp dert ettiği kadar, Baki olan Allah'ı ve ahreti düşünmeyip unutan, bir günaha susadığı kadar cennete susayamayan nankör cahil insan…
Allah’ın emir ve yasaklarına kulak tıkayıp, patronunun emirlerini emredersiniz ile yerine getiren, onların rızasını dikkate alırken, Allah’ın rızasına sırt çeviren, dünyaperest, makamperest, kasa ile masa arasına sıkışmış, geçici lezzetlere dalıp ebedî ahireti kaybeden, cahil, nankör, zalim, aldatan ve aldanan insan…
Allah'ın ipine tutunamayan, varoluşun sırrına eremeyen, yaratılış gayesini unutan, Allah ile tüm iletişimini koparmış, inançsız kalabalıklar içinde yalnızlığı, bunalımı, çaresizlikleri yaşayıp, kalbini sekinete, huzura kavuşturamayan, inandığı güzel masalsı dünyanın bir gün biteceğini düşünmeden lezzete dalıp, ölümü unutan gafil insan ...
Sahi Eşref i mahlukat denilen yaratılmışların en üstünü, sevdası, davası, merhameti olup hüzünlenen, ruhunu doyuran, sığınağı olan insan, ne zaman düştüğü bu esfel-i safilin çukurundan çıkacak...
Aklı, yüreği, dijital deccalle işgal edilmiş, sanal alemin üretimi, kucak kucak günah toplayarak sessizce ölüme koşan, idealsiz, yarınsız, ruhsal kanaması olan, Ahlakını kaybettiği günden beri kaybedecek hiçbir şeyi kalmayan, her şeyini kaybeden, kaybolmuş insan…
Maalesef kaybolmuş insan...
Yolunu şaşırıp kaybolmuş insanlığın, Ahsen-i takvim rotasına dönmesini, hidayete ermesini Rabbimden diler ve dilenirim. Allah yolumuzu da sonumuzu da hayreylesin inşallah.