AHMET TAŞTAN

Lider, bir milletin başı; millet, bir liderin gövdesidir desek ne kadar isabetli bir cümle olur bilmiyorum ama anlatmak istediğim noktayı tarif etmeye yetecek sanırım.  Bu iki kavram birbirinden ayrılmaz denilecek kadar tarihte birlikte yürümüşlerdir.  Hayat denen bu yolculukta lider varsa, millet vardır; lider yoksa, millet de yoktur cümlesi bile tutarlıdır.

Biraz iddialı bir söz oldu belki ama millet daimidir, liderler geçicidir düşüncesi bizi rahat bırakmaz. “Milletin varlığı, liderlerin varlığına bağlı değildir” cümlesi de  hemen aklınıza gelebilir itiraz babından. 

Ama bir millet dağılmaya yüz tutmuşken, düşmanların eline esir düşecekken, varlığını örseleyecek bir ahvale bürünmüşken ona can verecek, ona diriliş ruhu üfleyecek kılavuz olan bir lider, o toprakların hamuruyla yoğrulmuş olarak milletin  içinden çıkar ve istikamet gösterir.

“(Ey Muhammed) onlar da ölecek, sen de  öleceksin, bunu bilmiyor musunuz?” diyen ilahi kelam hayatın en büyük hakikatini ortaya koymaktadır. İslamiyet gibi yeryüzünde baki kalacak bir din, Hz. Peygamber gibi bir liderin vücut varlığına bile bağlanmamışken hangi milletin, hangi lideri daim hayatta kalabilecektir. 

Buradaki mesele, milletin ruh köklerine sahip çıkmış, onun ufkuna, onun geleneklerine ve kabul etmiş olduğu tüm değerlere gönülden bağlı bir liderden bahsediyoruz. 

Çağın getirdiği her türlü ihtiyacı kendi kültürü içinde yorumlayıp özünden taviz vermeden, bunun mücadelesini ortaya koyacak bir liderden bahsediyoruz.

“Eğer düşmanlara benzeyeceksek savaşmanın bir anlamı yoktur” diyen bilge kral Aliya İzzetbegoviç’in penceresinden bakıyoruz bu meseleye. 

“Tanzimat Fermanı ilan edildiğinde, asırlarca kavgalı olduğu batı kültürüne Osmanlı dahil oluyordu” diye not düşmüş ders kitapları okuttuk biz. “Kim bir kavme benzerse onlardandır” kuralı gereği, tarihsel yürüyüşüne dikkat edebilecek liderden bahsediyoruz. 

Başarılı bir siyasetçi olabilir, başarılı bir komutan olabilir, başarılı bir iş adamı olabilirsiniz, ama milletin ruh köklerine dokunabilecek bir lider olmak kolay değildir. 

Halkı içinde farklı milletlerden insanları adalet ve hakkaniyet duygusuyla bir arada tutan, onların inançlarından doğan haklarını en üst düzeyde karşılayan güçlü bir lider, halkının gönül birliğine sırtını yaslamıştır. 

Milletine rağmen, milletinin kültürel ve tarihi kodlarını yok sayarak, başka medeniyetlerin kültür elçisi gibi davranan ve bunları evrensel değerler gibi algılayan bir lider, milleti için ne kadar makbul olabilir ki?

Millet gençlerinin ufkunu açan, onlara yüksek istikametleri gösteren, ülkesinin hayrına hissî ve fikrî olarak öncülük eden lider, milletinin geleceğinde de söz sahibi olmuştur ve olacaktır. Belki de liderler ölmezler, fikirleri yaşadığı müddetçe. Millet hayatında derin izler bırakanlar liderler, dar ve sıkıntılı zamanlarda milletinin önüne düşer. Muzafferiyeti yine milletin gayretinde ve birliğinde görür ve bu inancından zerre şüphe duymayanlar büyük liderlerdir.

Tarihteki etkileyici yürüyüşü devam eden Türk milletinin atası çoktur. 16 devlet kurmuş ve bağrından destanlar yazacak liderler çıkarmıştır. Kendi öz kültürünü ve milli benliğini tekrar hatırlatmış liderleri de vardır. Kimileri devlet kurucu olmuş, kimileri kurulmuş devletin gelişmesine büyük katkı sunmuş. İsmi anıldığında, milletinin gönlünden saygıyla kelimelere dökülen hayırlı hizmetleri büyük bir özlem ve hasretle anılır olmuştur. Milletin başına böyle liderlerin tekraren gelmesi beklenir. 

Türk’ün atası çoktur. Kahramanlıklarıyla tarihe silinmez zaferler bağışlamıştır. Dost düşman herkes onların samimiliğine dürüstlüğüne ve fikirlerine itibar eder olmuştur. 
Bugün de böyleleri vardır. Yani çağdaş ve modern  zamanların gerektirdiği her türlü değişimi ve gelişimeyi, milletin manevi değerlerini göz önünde tutarak icra eder. “Damarlarındaki asil kanda mevcuttur” diye işaret edilen kudretin vatan, millet, din ve bayrak sevgisinden beslendiğini asla unutmaz. Dünyada emsali görülmemiş galibiyetlerin bir numaralı öznesi olsa ve bir o kadarı daha karşısına dikilse inancından aldığı güçle milletine liderlik yapabilecektir.

Millet tarafından sevilen ve muhabbetiyle gönüllere yerleşen liderler unutulmazlar. Millet fertleri, tarihindeki liderlerini birbiriyle kıyaslarken çok adaletli olunmalıdır. Her liderin bu millete kazandırdıkları da asla unutulmamalıdır.


LİDER VE MİLLET 

Lider, bir milletin başı; millet, bir liderin gövdesidir desek ne kadar isabetli bir cümle olur bilmiyorum ama anlatmak istediğim noktayı tarif etmeye yetecek sanırım.

10.11.2022 20:17:00