Partisinin oy deposu olan bir ilçede, tarihi yenilgi alan belediye başkanı ne yapmalı?
En azından bir süre köşesine çekilip, kendisini unutturmalı değil mi?
Ancak hırsı aklının önüne geçen siyasetçiler için, hiçbir seçim yenilgisinin önemi yoktur.
Mustafa Dündar da aklınca, seçim yenilgisini hafızalardan silecek ya…
Adına “Türkiye Yüzyılına 15 yıl” ismini verdiği, Tuna Çam’ın hazırladığı, aslında içi boş kitabı kapı kapı dolaşıp milletvekili, belediye başkanı, il başkanı, gazeteci; özetle kimi bulduysa veriyor.
15 yılın sonunda Osmangazilerin kendisine verdiği tezkereyi hiç umursamadan…
Peki bu kitaplar, 31 Mart’tan sonra mı basıldı?
Eğer 31 Mart’tan sonra basılmış olsaydı, seçimden önce Mustafa Dündar’ı ziyaret eden heyetlere verilmezdi.
O halde kitaplar seçimden önce basıldı
Bu durumda Dündar’a başka sorularım var.
Seçimden önce basılmış kitapların parasını kim ödedi?
Nitekim Sayıştay denetimlerinde Mustafa Dündar’a, benzer harcamalar nedeniyle zimmet çıkmıştı.
Yani Dündar, şahsi propaganda masraflarını belediye bütçesinden karşılamaya alışkın bir belediye başkanıdır.
Seçimden önce basılmış kitaplar belediye bütçesinden karşılandıysa, kitapların belediyenin malı olması gerekir.
Ancak kapı kapı dolaşan Dündar’ın verdiği fotoğraflardan, kitapların 31 Mart’tan sonra dışarıya çıkarıldığını öğreniyoruz.
Bu kitaplar hangi hakla dışarı çıkarıldı?
Ve tabii kitapların kaç adet basılıp, ne kadar harcama yapıldığını da kamu adına soruyoruz.
Şu günlerde Mustafa Dündar’ın, sorularımı yanıtlamak için bolca vakti vardır kuşkusuz!