Marketlerde fiyatlar almış başını gidiyor.
Neredeyse her gün fiyat değişiyor, İpin ucu kaçmış gibi, vatandaşın alım gücü azalıyor, fiyat kontrolü yapılamıyor.
Evin reisi baba, çocuklarının isteklerine cevap veremediği için şaşkın ve üzgün.
Filistin davası, İsrail’e karşı vatandaşın arzu ettiği tepkinin gelmemesi işe işin tuzu biberi.
Toplumun büyük kesimi AK Parti hükümetinin icraatlarını beğenmiyor.
Birçoğu sessiz, içten içe tepkili.
Seçmende bir kanaat oluşmuş.
Artık kulak çekmenin, tepki vermenin, AK Partiye sarı kart göstermenin tam da zamanı demekte.
Öncelikle şunu söylemeliyim ki, seçmen sandığa bilinçli olarak gitmeli, aldığı kararın ne getirip ne götüreceğinin hesabını iyi yapmalı.
Şu bir gerçek ki öfkeyle kalkan zararla oturur.
Varsayalım ki seçmen sarı kartı gösterdi ve AK Parti, Belediyelerin büyük bir bölümünü kaybetti.
Sorun çözülecek mi?
Sanıyor musunuz bu sarı kartınıza karşılık hükümet, dolayısıyla Erdoğan uygulamakta olduğu ekonomik politikadan vazgeçecek?
Seçmen bizi cezalandırdı, seçmenin isteklerine cevap verelim mi diyecek?
Elbette hayır.
Sadece göstermiş olduğunuz sarı kartla dengeleri bozacak, canla başla çalışma azmi içerisinde olan insanların hizmet aşkına dur diyeceksiniz.
Tüm olacakları hesap ederek, her seçmen öfke kontrolünü yapmalı. “Öfkeyle kalkan zararla oturur” gerçeğinden yola çıkarak iktidara sarı kart gösterme düşüncesinden vazgeçmelidir.
Biraz daha açık ve net olayım. Varsayalım ki, bu seçimde Bursa’da seçmen iktidara sarı kart gösterdi. Büyükşehir ve bazı belediyeler muhalefetin eline geçti. Dikkat edin lütfen, muhalefetin eline geçen belediyeler, sizlere ne kadar ve kaynağını nereden bularak hizmet edebilir?
Farz edelim ki Alinur Aktaş’ı, hükümete olan kırgın ve kızgınlığınızdan dolayı cezalandırdınız ve yerine Mustafa Bozbey’i getirdiniz. Yani pireye kızıp yorganı yaktınız.
Peki o zaman emekli maaşları artacak mı?
Çarşı pazarda fiyatlar düşecek mi?
Evin reisi baba, çoluk çocuğunun isteklerine cevap verebilecek mi?
Hayır.
O halde sağlıklı düşünmenin zamanıdır.Midyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olma ihtimali çok yüksek.
Eğer yerelde arzu edilen hizmetin gelmesini istiyorsak, her şeyi bir kenara bırakıp iktidarda ki partinin başkan adayına oyumuzu vermemiz, yerelde de hükümeti güçlü hale getirmeliyiz.
Lütfen öfke kontrolü yapın. Yangına körükle gitmeyin. Sonradan pişman olmak hiçbir problemi çözmez. Elinizi vicdanınıza koyun, her şeye rağmen Aktaş mı, Bozbey misorusuna cevap arayın.
Aktaş demek ve onunla yola devam etmek için o kadar çok neden var ki…