Haklıyken haksız duruma düşmek böyle birşey sanırım.
 Maçı konuşmanın, pozisyonları yorumlamanın çok ta önemli olduğunu düşünmüyorum. Maçtan birkaç gün önce sosyal medyalardan  Mesajlar verilmesi, üstüne sahadaki ruhsuz kabullenilmişlik bu takımı her koşulda destekleyen fedakar taraftarın yüreğini burkmuştur. 
Halbuki bu yaşta bu ‘toy’lukla büyük Bursaspor formasını taşımanın bedelini hiçbir maddiyat veremez sizlere. 
Haftalardır play-off için yazıyoruz çiziyoruz hesap yapıyoruz anlaşılan o ki sadece hayal kuruyoruz. Bu takımın ligde kalmasını başarı olarak tanımlayabilecekken oynadığınız oyunla beklentilerimizi siz yükselttiniz.

Maaşınızı alamıyorsunuz, prim hakedişleri ödenmiyor, verilen sözler havada uçuşuyor falan filan...Hepsinin farkındayız ve arkanızdayız demek için mücadelenize ihtiyacımız var.

Türkiye’nin 5. Şampiyonu olduğumuzu hatırlatın bizlere.

Özetle; skor değil içimizi buruşturan, sahada isteksiz, hareketsiz, mücadelesiz oyunu kabul edemiyoruz sadece.

 Dipnot : Şartlar ne olursa olsun bu ülkenin 5 büyük takımı varsa birinin apoleti kalbinizin üstündeki şanlı armada saklıdır.

Gelelim bu kulübe umut veren yönetime
Bu göreve talip olurken neler vaadettiniz neler yapıyorsunuz. Amaç tribünde takımı ateşlemekse taraftar zaten yapıyor bunu. Tribünler kapalıyken bile yapıyor hemde. 
Oyuncuların sözleşmeleri bitiyor susuyorsunuz 
Stadın ışıkları sönüyor susuyorsunuz 
Aidiyeti olmayan oyuncular yarı yolda bırakıyor susuyorsunuz. En önemlisi;
Bursaspor hedefsizliğe koşuyor susuyorsunuz...